Monday, June 18, 2007

KEKEMELİK

Konusma esnasinda konusmanin duzenli bir sekilde ilerlemesini bozan duraklama, bazi ses ve sozcukleri yineleme ya da bir heceyi uzatarak soyleme ile giden ve bazi kisilerde sosyal ortamlardan kacinmaya yol acip, kaygi ve uzuntu konusu olan bir bozukluktur Nelerden dolayi olabilmektedir?
Bazi ailelerde gerilim duzeylerinin yuksek olmasi ve ortak bir ozellik seklinde bu gerilimin nefes borusu ve ses tellerine iletilmesi ile iliskili olabildigi ya da beyindeki konusma merkezi ile iliskisi oldugu yonunde dusunceler bulunmaktadir. Anne-babada obsesif-kompulsif kisilik yapisinin varligina da bu bozuklukta isaret edilmistir. Cocuklukta yasanan endise , gerilim ve korkularin da etkilerinin oldugu dusunulmektedir. Bir goruse gore kisinin cozumleyemedigi ve bilincaltina dogru bastirdigi ruhsal catisma, korku ya da isteklerinin sonucunda olusan nevrozlarin bir gorunumu olarak dusunulmustur. Hastalarin % 40-60 kadarinda ailelerinde kekemelik oykusune rastlanmistir.

Goruntuleme calismalarinda beyin kan akimlarinda azalmalar ve bolgesel olarak bazi alanlarda akimda duzensizlikler saptanmistir.

Hangi yaslarda baslar?
% 3 oraninda gorulmektedir. Cocuklarda genellikle ailedeki daha kucuk cocuklarda gorulmektedir. Erkeklerde kadinlara gore 3-4 kat daha cok gorulmektedir.Ketsel kesimlerde kirsala gore daha cok gozlenmektedir. En cok 2-7 yas arasinda gorulmekte olup, ortalama baslangic yasi 5 yas civaridir.

Daha yasli kekemelik vakalarinin daha cok durakladiklari, hava akimlarindaki kesilmelerin , ses tellerine uygulanan basincin, iletisim kurma korkularinin daha yuksek oldugu ve konusma durumlarindan kacinmanin daha cok goruldugu saptanmis.

Genel olarak erkek cocuklarin kizlara gore daha karmasik duzeyde kekelemelerinin olup, daha cok kekeleyerek, daha az karsilarindakilerle goz goze gelmeye calistigi, iletisim kurmaktan kacindiklari, dolayisiyla tedavilerinin de daha uzun surdugu belirlenmistir.

Bazi vakalarda eriskinlige gecis doneminde kaybolmakta, bunun disinda tedavi edilmeyen vakalar omur boyu surmektedir.

Hangi durumlarda belirginlesir?
Yabancilarin bulundugu, kalabalik ortamlar, bir otorite konumundaki kisinin karsisinda, telefona yanit vermek, birinden bir sey istemek, beklenmedik bir durumla hazirliksiz bir sekilde karsilasma gibi hallerde belirginlesmektedir.Korktuklari bu gibi durumlardan kacinmaya calisirlar. Soyleyemedikleri bir sozcugun yerine hemen bir esanlamlisini getirerek cumleyi tamamlamaya calisirlar. Adlari soruldugunda yanitlamakta gucluk cekebilirler. Bu nedenle bu isleri yakinlarindakilara birakirlar. Ogrenciler bu nedenle arka siralarda oturmaya calisir, parmak kaldirmaz, konusmalarda dinleyici olmayi yegler, yoklamalar alinirken gec yanit verirler, ya da el kaldirarak kacinma davranisi gosterirler. Daha cok mimikleriyle yanit vermeye egilimlidirler. Yeni bir sey soylemek ya da istemek yerine baskalari ile ayni fikirde olduklarini ya da ayni seyi istediklerini belirtirler. Istediklerini degil, soylemesi kolay olan seyleri ismarlarlar.

Yoldaki bir gorevliye, polise adres sormak icin durduklarinda ilk sesi cikartmakta gucluk cekebilirler. Bu durumlarda konusmayi kolaylastirmak ve o sesi cikarabilmek icin el veya ayagi sallama, ayagi yere vurma, bas ve boyun hareketleri, goz , kas ve dudak hareketleri gibi tikler eslik edebilir.

Tedavi:
Davranis duzenlenimi, nefes alistirmalari, gevseme teknikleri, konusma terapisi (konusmanin yavaslatilmasi,konusma baslangicinin kolaylastirilmasi, ses duzey kontrolu gibi) yapilmalidir. Bazi vakalarda antidepresan ve anksiyolitik tedavileri faydali olmaktadir .

KAYNAK

No comments: