Tuesday, June 19, 2007

İNANÇ VE SAĞLIK

Amerikalı doktorlar, inancın gücüne inanıyor


Chicago Üniversitesi'nin Amerika çapında yaptığı araştırma her dört doktordan üçünün bir dine inandığını ve maneviyatın, hastaları tedavi ederken olumlu etkilediğini düşündüğünü ortaya çıkardı.


Doktorlar inancın, hastalara ümit aşıladığını ve onların hastalığı yenmelerine yardımcı olduğunu söylediler. Araştırmaya göre, neredeyse 5 doktordan 2'si kalp krizi gibi ölümcül vakalarda maneviyatın kötü sonuçları önleyebileceğini söylüyor. Doktorların çoğu tıbbî müdahale yaparken, şifanın Allah'tan geleceğine inanıyor.

Araştırmaya cevap veren birçok doktor, hastalarında mantığa uymayan bir şekilde ilacın yardımı olmadan iyileşmelere şahit olduğunu anlattılar.

Araştırma sonuçlarını açıklayan Chicago Üniversitesi yetkilileri, fizikî rahatsızlığı bulunan ancak dua ettikten sonra yürüyebilen, ölümcül bir teşhis konduğu halde yaşayan, intihar eğilimi olan ancak duaya başladıktan sonra yaşamaya yeniden istekli hale gelen hasta örneklerinin, doktorların bu şekilde düşünmesinde büyük rol oynadığını belirttiler.

Aynı araştırmada, üç doktordan biri, olağanüstü güçlere umut bağlayan hastaların, tedaviyi reddedebileceklerini ve ilaçla tedaviyi kabul etmeyebileceklerini belirtti. Doktorların yüzde 45'i, "din ve maneviyat suçluluk, kaygı, endişe ve negatif duygulara sebep olabilir ve bu da hastanın ızdırabını artırabilir" görüşünü dile getirdi.

Bazı bilim adamları ise, din adamlarının hastanelerde hazır bulunmasını eleştiriyor, dinî inancın hastalara yanlış umut vererek yarardan çok zarara sebep olabileceğini savunuyor. Bu görüşte olanlar, doktorların yüzde 54'lük bir kesiminin "Allah'ın hastaların sağlığını düzeltebileceğine" inanmasından rahatsız olduklarını belirttiler.

Duanın etkisi araştırma konusu

Harvard Tıp Fakültesi Brigham and Women Hastanesi İmamı Salih Yücel, Amerikan Doktorlar Birliği ve bilim çevrelerinin dinin, hastanın sağlığı üzerinde müspet etkilerini kabul ettiğini belirterek, araştırmaların sürdüğünü söyledi. Yücel, "Konu ile alakalı yaklaşık 3 bine yakın makale ve de 500'ün üzerinde, bir kısmı doktora çalışması olmak kaydı ile kitaplar yayınlanmıştır. Bu çalışmaların yaklaşık yüzde 80'i duanın hastanın sağlığı üzerinde müspet etkisi olduğunu kanıtlıyor. Pek çok araştırma sonucu; dua edenlerin az içki içtiğini veya hiç içki içmediğini, sigara kullanmadığını, daha çok toplumsal desteğe sahip olduğunu, daha az stres yaşadığını, daha az doktora gittiğini, daha çabuk iyileşip hastaneden taburcu olduklarını ortaya koymuştur. Yine duanın hastalıklar üzerine etkisi konusunda araştırmalar yapmak için pek çok ünlü hastanede enstitüler kurulmuştur. Harvard Tıp, John Hopkins bunlardan iki tanesidir." dedi.

Doktorların çoğu, inancın pozitif etkisini kabul ediyor

Doktorların yüzde 85'i inancın ve maneviyatın genellikle pozitif etkisi olduğuna inanıyor.

Doktorların yüzde 54'ü hastaların iyileşmesi yönünde Allah'ın ve diğer olağanüstü güçlerin müdahalesi olabileceğine inanıyorlar.

Doktorların yüzde 76'sı Allah inancı ve maneviyatın hastalıklarla başa çıkmada, hastalığa ve acılara tahammül etmede, hastalara yardımcı olduğuna inanıyor.

Doktorların yüzde 74'ü Allah'a inanan ve maneviyatı olan hastalara bu inancın sağlıkları ile ilgili ümit verdiğine inanıyor.

İdris Gürsoy
Zaman

No comments: