Sunday, May 27, 2007

SELÜLİT

KADINLARDA SELÜLİT SORUNU

Tıpta "lipodistrofi" olarak da ismlendirilen sellulit, vucudumuzun belli bölgelerinin "portakal kabuğu" görünümü alması durumudur.

Sıklıkla karın, kalça, kol ve bacak bölgesinde görülür. Dokulardaki yağ birikimi zamanla dolaşım ve beslenme bozukluklarına, su tutulmasına ve deformasyonlara neden olur.

Tanı
Tanısı son derede kolaydır. Gözle görülerek veya elle sıkıldığı zaman ciltte oluşan yumruların görülmesi ile tanı rahatlıkla konulabilir.

Nedenler
Kalıtım, beslenme alışkanlıkları (alkol, kahve, sigara), aktivite azlığı, gebelik, postür bozuklukları, dolaşım bozuklukları, hormonal faktörler ve ilaçlar sellüliti arttırabilir.

Lezyonlar, başlangıçta yumuşakken zamanla daha sert ve nodüler hal alarak tedavisi zorlaşır.

Sellülit ve obezite zamanla duruş bozuklukları, varis, çabuk yorulma, sırt bel ağrıları, ciltte sarkma ve çatlamalara neden olur.

Tedavi
Öncelikle belirtmekte fayda vardır ki; sellülit kremlerinin kesin kaıtlanmış bir etkisi yoktur.
-Mezoterapi iyi bir tedavi yöntemidir. Mezoterapi, cilde yağı eriten ve dolaşımı hızlandıran maddelerin cilde enjeksiyonudur.
-Karboksiterapi de mezoterapi ile beraber veya tek başına uygulandığında kısa zamanda gözle farkedilebilen yararlar sağlar. Karboksiterapi ile cilt altına CO2 gazı verilerek yağ hücrelerinin erimesi ve dolaşımın hızlanması sağlanır. Oldukça ağrısız ve rahat bir uygulamadır.
-Dolaşımı hızlandırmak amacıyla hafif sporlar önerilir.
-Masaj ve aletli tedaviler (vakum, lenf drenaj, elektrik akımıyla çalışan aletler, ultrasound) de dolaşımı hızlandırarak yağ hücrelerinin parçalanmasına neden olur.
-Cerrahi tedaviler daha ileri vakalarda tercih edilebilir.


Korunma Yolları ve Beslenme
Sellülittten korunmak için diyet son derecede önemlidir. Kişilere ağır olmayan, özel diyetler önerilir. Ancak çok ağır diyetlerde kilo verildiği halde sellülit çözümlenmez.

I. Önerilen Gıdalar
Selülitlerine bakıp ne yapacağını kara kara düşünenler, beslenme şekliyle bu sorun arasında yakın bir ilişki olduğunu unutmamalıdır.

Su: Günde en az 1.5 litre su için, selülit sorunu olanlara 2 litre öneriyorum. Su vücuttan toksinlerin atılmasını kolaylaştırıyor ve metabolizmayı hızlandırıyor.

Yeşil Çay: Vücuttan toksinlerin atılmasını kolaylaştırıcı etkiye sahip. Aslında yeşil çayda da kafein var, ama oranı çok düşük. Günde iki fincan yeşil çay için.


Elma: Elmanın kabuğunda bulunan "pektin" adlı besin, vücuttan toksinlerin atılmasını kolaylaştırıyor. Selülit sorunu olanların bir gün boyunca ağırlıklı olarak elma yiyecekleri detoks programını uygulamalılar. Günde bir elma tüketimi şeklinde de olabilir.

Taze meyve ve sebze: Bol lif içerdikleri için selülit oluşumunu azaltırlar. Özellikle ıspanak, roka, maydanoz, yeşil soğan, marul ve semizotu gibi koyu yeşil renkleri tercih edin. Bunların antioksidan gücü daha yüksektir ve bol su içerirler. Selülite karşı günde 35 gram lif tüketmekte fayda vardır.

Omega 3 yağ asitleri: Cildi güzelleştiriyor, dolaşımı rahatlatıyor, metabolizma hızını artırıyor. Ton, somon, uskumru, palamut, hamsi gibi yağlı balıklar, keten tohumu ve ceviz en iyi kaynaklar.

Omega 6 yağ asitleri: Cilt güzelliğinde önemli rol oynayan yağlardan biridir. Çuha çiçeği yağı, ayçiçeği, soya, mısır özü gibi sebze yağları, ceviz, fındık, bademde bol miktarda bulunur.

Zeytinyağı: Zeytinyağının içinde bol E vitamini var. E vitamini cilde destek veren dokuyu güçlendirir.

C vitamini: Cildin destek dokusunun yapımında görevli, vücudun kullandığı en güçlü antioksidanlardandır. C vitamini en çok kırmızı ve yeşil biberde bulunuyor.


Cildi güzelleştiren kaynaklar; hamsi, somon gibi yağlı balıklar, yeşil çay, sebze yağları, ceviz, fındık ve badem olarak sayılabilir. Unutmayınız ki; "Bugün ne yerseniz, yarın onu giyersiniz" ...

Yine egzersiz, kan ve lenf dolaşımını hızlandırarak sellülite karşı koruyucu etki yaratır. Haftada 3-4 kez 30-40 dakika tempolu yürümeyi alışkanlık haline getirin.

II. Yasaklı Gıdalar

Kafein: Sağlıklı bir cilt için gerekli olan çinko mineralinin emilimini engelliyor. Kan damarlarını azaltıcı etkisi kan dolaşımını aksatıyor, bu da selülite yol açan nedenlerden biri. Günde 1 fincan kahveyi geçmeyin. Filtre kahveyi tercih edin.

Şeker: Fazla şeker vücutta yağ olarak depolanır. Özellikle paket yiyeceklere dikkat. Bisküvi, kekler, şekerlemeler, çikolata, dondurmayı minimuma indirin. Vücuda toz şeker girdikçe insülin salgısı artıyor bu da yağ depolamasını artırıyor, selülit oluşumu da hızlanıyor.

Tuz: Fazladan yediğimiz tuzun çoğu cildimizden ve böbreklerimizden atılıyor. Ancak bir kısmı vücutta tutulup kalıyor. Vücutta su tutup bizi şişirmeye başlıyor ve dolaşımı aksatıyor. Ekmekte, peynirde, zeytinde, konserve ve paket yiyeceklerde tatlı da olsalar bisküvi ve keklerde tuz var.

Doymuş yağ içeren yiyecekler: Süt , peynir ve yoğurdun yağsız veya az yağlı olanlarını tüketmeye çalışın. Yağsız eti tercih edin. Sosis, sucuk, salam gibi yiyecekleri minimuma indirin.

Alkol: Alkolün hem kalorisi fazladır, hem de pankreastan insülin salımını artırır. Yağ depolanmasına yol açar. Bir kadeh şaraptan en az 65 kalori alırsınız.

Sigara:
Damarları azaltıcı etkisi ve yüksek toksin içeriği nedenleriyle kesinlikle uzak durulması gerekiyor.
kaynak

2 comments:

Anonymous said...

en iyi ve kalıcı çözüm sürekli olarak yürüyüş yapmak ve selülitli bölgeye buz gibi soğuk su tutmak. yaklaşık 1 ayda gözle görülür bir iyileşme görürsünüz.

ben sigara ve alkol kullanmadığım için onları bilmiyorum ama kahveden uzak durmakta önemli ;)

ZENCEFİL said...

katkınız için teşekkürler.