Monday, October 8, 2007

Sünnete riayet et şişmanlama!



Peygamberimiz, asırlar öncesinden “Ümmetim hakkında en çok korktuğum şeyler: Göbek bağlamak, çok uyku, tembellik ve yakîn (iman) azlığıdır” buyurarak şişmanlık tehlikesine dikkatleri çekiyor ve ümmetini uyarıyor. Kilo almaktan için şu hususlar



Sünnete riayet et şişmanlama!

Peygamberimiz, asırlar öncesinden şişmanlık tehlikesine dikkatleri çekiyor ve ümmetini uyarıyor.

Peygamberimiz, asırlar öncesinden “Ümmetim hakkında en çok korktuğum şeyler: Göbek bağlamak, çok uyku, tembellik ve yakîn (iman) azlığıdır” buyurarak şişmanlık tehlikesine dikkatleri çekiyor ve ümmetini uyarıyor.

Günümüzde de tedavisi için uğraş verilen pek çok sağlık problemleri var. Bunlardan bir tanesi de şişmanlık. Özellikle gelişmiş ve gelişme yolunda olan ülkelerde şişman insan sayısı her geçen gün daha da artıyor. Doktorlar şişmanlığı artık en önemli sağlık problemleri sıralamasına alıyor ve şişmanlığın sebep olduğu hastalıklara karşı insanların dikkatlerini çekmeye çalışıyorlar. Şişmanlık vücudumuzu sadece estetik açıdan bozmakla kalmayıp, aynı zamanda çabuk yorulma, nefes darlığı, eklem ağrıları, şeker hastalığı, damar sertliği gibi beraberinde çeşitli ölümcül rahatsızlıklara da zemin hazırlıyor. Allah Resûlü, asırlar öncesinden "Ümmetim hakkında en çok korktuğum şeyler:

Göbek bağlamak, çok uyku, tembellik ve yakîn (iman) azlığıdır." (Feyzü'l-Kadir, 1/278) buyurarak şişmanlık tehlikesine dikkatleri çekiyor ve ümmetini uyarıyor. Göbek bağlamak; hadisteki ifadesiyle "kiberu'l-batn" kendini gaflete salıp çok yiyen ve tabir caizse yemek için yaşayan ve tabii bunun neticesi olarak da olabildiğine şişman olan insan demektir ki bu, Allah Resulü'nün dünya ve ahiret hayatları adına endişe duyduğu insanların birinci özelliğidir. Uzmanlar, bel çevresi erkekte 94 santimetreden büyükse risk, 102 santimetreden büyük ise yüksek risk; kadında 80 santimetreden büyük ise risk, 88 santimetreden büyük ise, yüksek risk belirleyicisi olduğunu söylüyorlar.

Hareketsiz ve monoton bir yaşam tarzı, beraberinde şişmanlık illetini getiriyor. Modern hayat, kişilere hazır, lezzetli, çeşitli, ucuz fakat yüksek enerjili yiyecekler sunuyor, buna karşılık fizikî aktiviteleri düşürüyor. Özel otomobiller, toplu ulaşım araçlarının yaygınlığı, binalardaki asansörler, televizyon bağımlılığı gibi daha pek çok sebepten dolayı bedenimizin ihtiyacı olan fizikî hareketlerden uzak kalıyoruz. Hadis-i şeriflerden hareketle, "Yediğin vakit az ye. Yedikten sonra da dört-beş saat yeme. Şifa hazımdadır; yani, kolayca hazmedeceğin miktarda ye. Nefse ve mideye en ağır ve yorucu hal, yemek üstüne tekrar yemektir." diyor meşhur tabibimiz İbni Sina. O halde insan midesinin altında kalıp ezilmemeli, yemesiniiçmesini disipline edebilen bir irade insanı olmalıdır. Yani mide insanı olmamalıdır. Aslında şişmanlık, -tıbbi bir problem yoksa- sünnete riayet eden bir Müslüman'da olmaması gereken bir durumdur. Hayatını sünnete göre programlayan bir kimse, yemesini de ona göre ayarlayacak, sofradan tam doymadan kalkacak ve hem bu dünyada hem de öte dünyada huzurlu ve mesut olacaktır.

AZ YEMEK USTALIK ÇOK YEMEK HASTALIK

Kur'an ve sünneti çok iyi anlayan ve bunu hayatlarına yansıtıp çevrelerini nurlandıran mana âleminin sultanları az yemekle alakalı pek çok altın söz söylemişler. O sözlerden bazıları şunlardır:

İlim ve amel, az yemekte, kalb temizliği az uyumakta, hikmet az konuşmaktadır.
Az yemek ustalık, çok yemek hastalıktır.
Çok yiyen çok uyur, herkesten tembel olur.
Çok yemek heder, çok uyumak kederdir.
Çok yemek zihni çalıştırmaz, çok uyumak menzile ulaştırmaz.
Az yiyenin kalp gözü körleşmez, açlıkla hastalık birleşmez.
Az yemek tembellikten uzaklaştırır, bilgi kazanmayı kolaylaştırır.
Çok yemek, organları çok çalıştırıp yıpratır, tedavi için doktor aratır.
Çok yemek tohumudur her derdin, az yemek ilacıdır her ferdin.
Az ye, az uyu, az söyle, nimete kavuşulur böyle.
Az yemek, meyveli bir ağaçtır, hasta kalplere ilaçtır.

ŞU HUSUSLARA DİKKAT

Kilo almaktan uzak durmak için şu hususlara dikkat edin:

1. Kalorisi, yağ oranı fazla besinlerin alımı azaltılmalı, fizikî aktivite artırılmalı.

2. Bol yağ, karbonhidrat ve kalori içeren gıdalar yerine, vitamin ve lif bakımından zengin, yağca fakir sebze ve meyveler yenilmeli.

3. Bol şekerli ve asitli içeceklerden kaçınılmalı, bol su içilmeli.

4. Çocuklardan fast-food türü yemek, kola ve gazoz içilmesi, kraker, cips ve bisküvi gibi gıdaların tüketilmesi azaltılmalı.

5. Sabahları düzenli olarak sağlıklı kahvaltı yapılmalı.

6. Buzdolabına daha çok yağca fakir gıdalar, meyve ve sebzeler konulmalı.



Bugün

No comments: